top of page

S
A
B
I
N
E

H
U
Y
N
H

Ne gidebilmek, kalabilmek ne de… Sürgün, araftır. Bir şiir kaç ülke eder? Bu sorunun yanıtını arayanlar, Sabine Huynh’ün şiirlerinde tatmin edici bir karşılık bulabilir. Kanada, ABD, Fransa ve İsrail’de yaşamış şair Sabine Huynh’ün ülkesini merak etmenin bir anlamı yok. Zira onun ülkesi, şiir. Neredeyse her kıtada toprağı olan şiir ülkesinin iz bırakan şairi o.

sürgün_edited.jpg

Vaktiyle bir şiirimde sormuştum: yük müdür yoksa sığınak mıdır, kabuğu kaplumbağa için? Şair, yüküne sığınandır. Bunun en çarpıcı örneklerinden biri olduğu için, Sabine Huynh şiirini okumaktan bir başka keyif alırım. Sırtında taşımaya mecbur olduklarını yurt bellemiş, taşıdıklarından yonttuklarıyla bir ülke inşa etmiş şair, ülkesinin kilitli kapılarına şiiri anahtar ederek okuyanları da ayrı bir içselliğe sevk ediyor. Kuşkusuz bunda çevirmen olmasının rolü de büyük. Başta Anne Sexton olmak üzere birçok şairin şiirlerini çeviren Sabine’in şiir ülkesinde, birbirine benzeyen, ama aynı zamanda ilk bakışta birbirinden ayırt edilen birçok şiir kenti bulunuyor. Çocuk yaşlarından beri yaşamla çok da iyi geçinemeyen çizgisi, bir bakıma şiirine rota olmuş. Bu yönü ve dil kullanımdaki sadeliğin çarpıcılığıyla, Sabine Huynh şiiri, Nazım Hikmet’i anımsatan derin parıltısıyla beni büyüsüne kısa sürede ikna etti.

Doğal, sade, fakat vurucu imgelerle bezenen şiirlerinde içten içe bir “düş kırıklığı” iklimi bulmak mümkün. Bu, birçok şairde kolaylıkla görebileceğimiz bir “yazma tetikleyicisi” olarak düşünülebilir. Zira şairin de dediği gibi, “konuşunca anlatılmıyor, susunca anlaşılan”. Şairlerin de kağıtların konuşkan dilsizleri olduğu düşünülürse, Sabine Huynh şiirinin ana esin kaynağı daha çıplak şekilde göze çarpıyor. Bununla birlikte, bir hesap sorma işine soyunmuyor yazarken, ya da kötümser bir acındırmaya yer vermiyor dizelerinde. “Kışlarının pek azının toza dönüştüğü” mevsimlerin tutanağını tutuyor. Büyüdükçe küçük yaşlarına döndüğünü ifade eden Sabine Huynh’ün şiirinde, ancak bir çocuğun düş toprağından çıkarabileceği geniş düşlem gücü, olgun ve usta bir edebi işçilikten geçiyor.

AH-SH-DansLeTournant-Rec_edited.jpg

on sekizimde olmayı isterdim on yaşımdayken
on beşimde hala on sekizime kadar yaşamayı
on sekizimde ayrıldım yeniden – otobüs metro
feribot tren metro çatı katı ve sonra ilk kat
dev yataklar dünyasında dev bir şehre
geri geldim, küçücük bir halde 

Nitelikli şiirin nerede denk geleceğini kestirmek güç. Bu nedenle, “haritaları seviniz” diyen Murathan Mungan’ı anımsıyorum. Sabine Huynh'ün adını çok kez, ya da ilk kez duyan birçok şiirsever olacaktır.

Kimdir Sabine Huynh?

 

O, kuşkusuz ki haritaların beslediği, haritaları sevdiren bir şair.

sabinehuynh-par-annecollongues-1.jpg
bottom of page